Türk Polisiyesinin şüphesiz en iyi yazarı olan Ahmet Ümit'ten harika bir Polisiye-Gerilim örneği.Abartmış olduğumu düşünebilirsiniz ama Ahmet Ümit İstanbul Hatırası romanı ile Dünya Standartlarında bir Polisiye-Gerilime imza atmış.Türk Polisiyesi'nin en iyisi yazarı dedim.Bu roman bunun en canlı şahididir bana göre.Gerçekten Dünya Standartlarında bir Polisiye-Gerilim olmuş.Şu ana kadar okuduğum yerli-yabancı Polisiye-Gerilim romanlarından en iyileri arasındadır bu roman.
Daha önce de Ahmet Ümit Romanları okumuştum ama en iyi polisiye-gerilim romanı bu olmuş.Gerek olayın kurgusu,gerek akışı gerekse tarihi mekanlara yaptığı vurgu ile müthiş bir işe imza atmış yazarımız.Çok titiz bir çalışmanın ürünü olmuş roman.İstanbul'un tarihi mekanlarına ve İstanbul'un tarihine ışık tutmuş roman.Ahmet Ümit'in İstanbul Sevdalısı bir yazar olduğunu da bu romanı ile anlamış oldum.Tarihe ışık tutan romanları hep sevmişimdir ve bunu her zaman dile getirmişimdir.Genelde aşk temasıyla harmanlanan tarihi romanlar okumuştum.Ancak tarih ile bu derece güzel harmanlanmış bir polisiye-gerilim ilk defa okuyorum.Bu tarz romanlar elbette okudum.Tarih ile iç içe gelişen polisiye romanları ancak bu denli güzel olanını ilk defa okuyorum.
Bir Polisiye romanında bulmak isteyeceğiniz her şeyi eserine yansıtmış Ahmet Ümit.Katil kim temalı olmasından tutan da zekice işlenen cinayetlere,cinayetlerde verilmek istenen mesaja,katilin imzasına kadar her detaya zekice yer vermiş yazar.
Kısaca değinelim o halde romanın içeriğine.Atatürk heykelinin yanına bırakılmış bir ceset ile başlıyor roman.Katil cesedi Atatürk büstünün yanına bırakarak bir mesaj vermek istiyor aslında.Katil öldürdüğü cesedin avucuna ise bir sikke bırakır.Baş komiser Nevzat ve ekibi ise cinayeti aydınlatmakla görevli Polis ekibidir.Cesedin kimliğini araştıran polis ekipleri cesedin sahibinin bir iş adamı olduğunu öğrenirler.Daha soru işaretleri devam ederken bir ceset daha belirir.O cesedin de avucunda başka bir tarihi sikke vardır.Derhal bu işe bir önlem alınmalıdır.Cinayetlerin devamı gelecek midir?Katilin sikke bırakacak vermek istediği amaç nedir?Neden cesetler tarihi mekanlara bırakılmaktadır?İşte bu sorulara cevap ararken bir bakmışız roman su gibi akıp gitmiş.
Aslında bu roman bir yandan bana Seven filmini hatırlattı.Polisiye severler Brad Pitt ve Morgan Freeman'ın oynadığı müthiş polisiye filmini hemen hatırlamışlardır.Yedi ölümcül günaha göre katil öldüreceği kişileri seçiyordu.Yani 7 rakamını bir anlamda kutsallaştırmışlardı.Bu romanda da mekan açısından böyle bir vurgu var.Acaba Ahmet Ümit bu filmden az da olsa esinlenmiş miydi bu romanı yazarken? Gerçekten çok merak ettim.Esinlendi ya da esinlenmedi sonuçta mükemmel bir Polisiye-Gerilim ortaya çıkmış.Gurur duydum kendi adıma;böyle güzel bir eser koyduğu için Ahmet Ümit'e ne kadar teşekkür etsek azdır.Sonuç olarak herkesin okumasını canı gönülden dilerim..
4 Yorumlar
Ben ilk defa okuyorum Ahmet Ümit 'i. Gerilim polisiye sevmeme rağmen Ahmet Ümit okumaya cesaret edemiyordum. Şimdi Beyoğlu'nun En Güzel Abisi ni okuyorum. İstanbul Hatırası nı bir arkadaşım önermişti o da çok beğenmiş.
YanıtlaSilBunu okumustum ve cok begenmistim seviyorum ahmet umiti ♥
YanıtlaSil@Senay Bn
YanıtlaSilOkuduğunuz romanı ben henüz okumadım ama bu roman çok güzeldi,sevgiler..
@Kreatif Baskan
YanıtlaSilBeğenmene sevindim başkan,sevgiler..
Değerli Yorumlarınız İçin Çok Teşekkürler..